Saç
Restorasyon Cerrahisi
Saçın psikolojik ve sosyal önemi
büyüktür. Erişkin bir insanda toplam kıl sayısı 5 milyon civarındadır. Bunun
100.000 kadarı saçlı deridedir. Saç kökü sayısı cinsiyete ya da ırka göre
farklılık göstermez. Saç gelişimi, hormonların yanı sıra çeşitli sistemik,
metabolik ve bağışıklıkla ilgili faktörlerle ilişkilidir. Saç kaybı yaşlılık,
hormon değişikliği ve ailesel olarak meydana gelir. Kural olarak saç kaybı ne
kadar erken başlarsa o kadar çok kellik söz konusudur. Kellik aynı zamanda
yanık ve travma ile de olur. Saç kaybı tıbbi ve cerrahi olarak tedavi edilir.
En yaygın cerrahi tedavi şekli ise saç ekimi yöntemidir.
Saç
Ekimi
Saç ekimi ameliyatı, belli
büyüklükteki saçlı derinin kalıcı saç bulunan verici bölge yani kafa arkasından
alınıp tipik olarak greftlere ayrılarak (Follicular Unit Transfer - FUT) seyrek
veya kel bölgeye tekrar yerleştirilmesidir. Bu işlem greftlerin tek tek özel
aletlerle verici bölgeden alınmasıyla da yapılabilir ve çok küçük
mikro-greftlerin bu şekilde elde edilip kullanımı folliküler ünite
transplantasyonu olarak bilinir (Follicular Unit Extraction - FUE). Ancak bu
yöntemle düşük bir saç yoğunluğu elde edilir. Verici alan sütüre edilerek
dikişlerle kapatılır (FUT). Eğer greftler direkt olarak alınmışsa verici alanda
sadece baskılı pansuman yapılır (FUE). Uygulanacak tedavinin yeterliliği saçsız
alandaki genişliğe, verici alandaki saçın durumuna bağlıdır. Diğer bir deyişle,
tüm saç onarımı ameliyatlarında kişinin kendi saçları kullanılır. Ekilen saç
greftleri şekil ve büyüklük bakımından değişir. Uygulanan mikro–greftler 1 – 3
arası saç kökü ve mini–greftler 3 – 5 arası saç kökü içerirler. Bu greftler
ekilecek bölgede deride açılacak çok küçük deliklere yerleştirilirler. Çok
küçük mikro-greftlerin kullanımı ve cerrahi uygulamalardaki yeni gelişmeler
sayesinde oldukça estetik, yumuşak ve doğal saç çizgileri oluşturulabilir ve
eski saç nakli teknikleriyle izlenen “yamalı” veya “oyuncak bebek saçı”
görünümü önlenmiş olur. Ekilen saç kişiden kişiye değişmekle beraber ortalama
1000 – 1500 arasında değişir. Daha büyük yoğunluk için ilave ameliyatlara
ihtiyaç duyulabilir. Saç ekimi, saçlı deride ön yarı kısmın yoğunluğunun
arttırılmasının yanında, ön saç çizgisinin yeniden oluşturulması veya bu kısmın
doldurulmasında da kullanılabilir. Mikro ve mini-greft tekniği seyrelmiş
bölgelere uygulanan sıklaştırma tekniğidir. Bu tekniğin uygulanabilmesi için
adayların kafalarının arkasında saçlar sık olmalıdır. Mini–greftler kafanın
arka bölümünden alınır ve seyrek bölgelere eklenir. Ameliyattan hemen önce
verici bölgedeki saçlar daha kolay alınabilmesi için kısa kesilir. Ekilen
saçların doğal saç yönünde büyümeleri ve verici bölgenin köklerinin
engellenmemesi için büyük dikkat gösterilmelidir.
Diğer
Cerrahi Yöntemler
Deri küçültme tekniğinde (alopesi redüksiyonu)
saçsız deri bölgeleri çıkartılır, saçlı deri bölgesi bu alana doğru kaydırılır
ve bu şekilde saçsız bölge kapatılır. Bu teknik kafanın üst arka tarafındaki
saçsız bölgeler için kullanılır, ön taraflar için pek uygun bir teknik
değildir. Doku genişletilmesi; saçsız olan bölgenin hemen komşuluğundaki saçlı
derinin altına yerleştirilen özel balonların (doku genişleticiler) belirli
zaman aralıkları ile şişirilerek saçlı derinin genişletilmesi esasına dayanır.
Genişleyen bu saçlı deri, ikinci bir ameliyat ile çıkartılan saçsız derinin
yerine ilerletilir ve saçsız yüzey küçültülür veya yok edilir. Flep cerrahisi:
saçlı olan bölgelerden kaldırılan deri parçalarının (flepler) bir ucundan eski
bölgelerine bağlı kalarak, kanlanması korunmuş olarak saçsız bölgelere
taşınması işlemidir. Önce alopesi redüksiyonu yapılarak daha sonrasında saç
ekimi yapılabilir. Tekrarlanan redüksiyonlar arası 2–3 ay ve alopesi
redüksiyonu ile saç ekimi arasında da en az 3–4 haftalık zaman bırakılmalıdır.